Telli Turnalar

24 Mart 2008

Bu kuşu sevmemek mümkün değil. Aşkı, özlemi, bereketi, onuru simgelemiş kültürlerde. Gelinler saçlarına turna teli takmışlar uğur olsun, güzellik olsun diye. Çiftçiler yolunu gözlemiş bir kere tarlasına konsun diye. Günümüzde ise sosyal dışlanmaları sözkonusu. Tıpkı çocuklar gibi.

Bir ilkokul öğrencisi kızımın ödevine yardım ederken Doğa Derneğinin “Hedef Sıfır Yok Oluş” kampanyasına rastladım haftasonu. Telli Turnaları koruyacaklar ki nesil tükenmesin. Türkiye’de sadece 11 Telli Turna kalmış. Hepsi Muş’ta. Doğubayazıt seyahatlerimde duymuştum ama görmek mümkün olmamıştı Telli Turnaları. Vakti zamanında Doğubayazıt’ta da Telli Turnalar uçarmış.

Ama artık durum şudur;

Sakın çıkma patika yollara
O dağlara kırlara o karlı ovaya
Yenik düşüyor herşey zamana
Biz büyüdük ve kirlendi dünya
Telli telli telli şu telli turna . . .

Kuşumuza sahip çıkamıyoruz, çocuklara sahip çıkamadık. Daha yeni okulda taciz edilen çocukların minik haberlerini okuduk arka sayfalarda küçücük. Türban meselesi nesli tükenen Telli Turnadan ve çocuk tacizlerinden daha önemli bir mesele olması sıfatıyla baş köşelerde endam ederken. Bazı aydınlar bunu yazarken türban sorunu ekonomide sıkıntı varken, eğitim sistemi batmışken öncelikli sorun değildir dediler. Maksat RADİKALlik olsun. Ben de Telli Turnaların yaşatılması türbandan çok ama çok daha öncelikli konudur diyorum.

Meseleye şöyle de bakabiliriz. Çoğu kültürde kutsal olduğuna inanılan Telli Turnayı yaşatmak sevapların en büyüğüdür. Dinsel öğelerle süslemek gerekirse “Allah’ın yarattığı her canlıya sahip çıkmak en büyük toplumsal sevaptır”. Çocukların Sözleşmeden kaynaklı doğru dürüst çevrede yaşama hakkına saygı göstermek gereğidir. Başı örtmenin ise sadece başını örtene ve havadan sürekli nem kapan, seks dürtüsünü kontrol edemeyen ilkellere sevap olduğuna inanılır. Dürtü kontolü sıfır seviyedeki insanı yanlış yapmaktan korumak için kadınlara sevap yaptırmak yerine neden bilimsel tedavi uygulanması düşünülmüyorsa, işte aynı mantıkla Telli Turnaların yaşatılmasının, çocukların sosyal içerilmelerinin öncelikli konular olmadığı savunulabilir.

Hala Telli Turnaların yaşatılmasının öncelikli önemini anlayamadıksa gerçekten “Sakın çıkma patika yollara...”.
Hiç Telli Turna gördünüz mü bilmem. Can’ın gözleri Telli Turnaların gözlerine benzerdi. Can Tanyeli’ni hatırlarsınız. 2004’te eroin intoksikasyonundan kaybettik o güzelim, annesinin Telli Turnasını. Gel zaman git zaman davaları görüldü Can’ın. Can’ın hakkını aradık. Devlet bu hakkı vermemek konusunda iddialı çıktı. Hukukçu annenin çığlıkları dava dilekçelerinin arasında aşağılandı.

Başbakanlık, yarım yamalak hazırlanmış adli tıp raporuna, açlık nedeni ile bayılmakla eroin intoksikasyonu nedeniyle bayılmak fiziksel belirtilerinin birebir aynı olduğunu ifade eden adli tıpçı BİLİR (!) kişiye, Can’ın tansiyonunu ölçüp de kollarındaki çok sayıda iğne izlerini göremeyen sağlık memuruna ve acil servis hekimine, Can’a yaşarken eroin satanların tek tek bildirilmesine ve önlem alınması talep edilmesine rağmen bunları Can’ın ölümünden sonra bir iki saat içinde yakalayabilen ama Can yaşarken yakalamamış olan Emniyet’e sahip çıktı.
Başbakan adına imza atmış bir  müsteşar, “Can’ın ölümünden öleceğini bile bile eroin kullanmaya devam eden Can kendisi sorumludur, ailesi bu davaları açarak aslında çocuklarının ölümünden zenginleşmeye çalışmaktadırlar ve eroin bağımlılığı toplumsal risk kapsamında değildir” dedi.

Yeni misyonum şudur, Telli Turnaları koruyacağım. Başbakan’a eroin bağımlılarının birer kurban olduklarını, eroin bağımlılığının tedavisi olduğunu ancak madde buldukları takdirde eroin kullanmaya devam edildiğini, Sözleşmeden kaynaklı olarak eroin ve diğer uyuşturucu ve psikotrop maddelerin kullanımından gençleri korumanın Devlet’in görevi olduğunu, ailelerin polis olmadıklarını, satıcılarla başetme görevleri bulunmadığını öğreteceğim.

Sevgili Can, sevgili annesi ve babası ve diğer kurbanlar, Telli Turnaları yaşatmak Devletin görevi. “Hedef Sıfır Yok Oluş” kampanyası o yüzden bana çok anlamlı geldi ve Can’ın Telli Turna gözleri bana ilham verdi.

Sayın Devlet, siz erkeklerin kontrol edemedikleri uçkur davası nedeniyle türbanla uğraşa durun, gençler sapır sapır eroinden ölüyorlar. Ya bunlara sahip çıkacaksınız ya bunlara sahip çıkacaksınız.

Ne zaman mı? HEMEN.

Yorumlar