04 Şubat 2008
Bazı hemcinslerim başlarını örtünce toplumdaki ahlaksızlık ve suç oranı düşecek mi? Yoo... Sayın Başbakan, çok alemsiniz, başka işiniz mi kalmadı diyerek başlamak uygun olacak. Bundan böyle Size, acilen başarılmayı bekleyen bir işler listesi çıkaracağım. Bu hafta çok kolay başarabileceğiniz bir iş veriyorum. Buyrun;
Türkiye’de, örgün eğitim ücretsizdir. Fiziki mekanlara sahip olmayan yaygın (açık) eğitim ise ücretlidir. Dolayısıyla Türkiye’de temel eğitimin ücretsiz olduğundan bahsetmek sahtecilik oluyor. Bununla ilgili yasal değişikliği yapmak ise Anayasa değiştirmekten çok çok ama çok daha kolaydır. UZMANlarınız size bunu aktarmadılarsa işlerine son vermelisiniz.
Farkında değil misiniz ya da farkındasınız da nasıl bir gerekçe ile erteliyorsunuz bilemeyeceğim ama, ülkemizde kız çocuklar okula çeşitli sebeplerle yollanmıyorlar. Bana okullaşma oranlarından bahsetmeyiniz lütfen çünkü okula kayıt yapmış olmak aldatmacası bana yetmiyor. Çocukların kayıt oldukları okullara devam etmelerini istiyorum. İsteyebilirim çünkü ben bir TC yurttaşıyım, geleceğim konusunda laiklik dışı endişelerim de var.
Kız çocukların okula yollanmama sebeplerinin başında çocukların mevsimlik tarım işçisi olarak çalıştırılmaları, çok sayıda kardeşlerinin bakımları konusunda evde annelerine yardım etmeye zorlanmaları, çocuk sağa sola bakar aman söz olur gericiliği, çocuk başlık parası eder zihniyeti ve ensesti gizleme çabaları gelmektedir. Hele ensest olgularında çocukların evlilik yaşı zannedilen 13 yaşta intihar ettirilmelerine rastlanmaktadır. Urganı çocuğun ayakları dibine koymanın ne anlama geldiğini biliyor olmalısınız ya da Başbakanlığı bırakmalısınız.
Konular birbiri ile çok ilintili ama odaklanmak adına kız çocukların okula devam sorunlarından bahsetmeye dönecek olursak, ilk etapta aileler suçludur. Tabii eğitimsiz ailelerden bahsediyoruz. Çocuklarını okula devam ettirmeyen suçlu aileler de aynı kısır döngü kapsamında okutulmamış değiller mi? Dolayısıyla suçlu kimse kim meselenin halli Siz’e düşüyor. Biraz zahmet olabilir ama Anayasa değiştirmek kadar da zahmetli değildir, ürkmeyin.
Lafın arasına “Haydi Kızlar Okula” da hangi okula diye sokuşturmadan edemeyeceğim. Zaten dilime düşen ...
Başkanı olduğunuz toplumda durum budur. Çeşitli sebeplerle çocuklar, özellikle kız çocuklar okula kayıt ettirilseler bile eğitime devam ettirilmiyorlar. Sizin işiniz kafanızı kuma gömmek değil. Lütfen gözünüzü ondört açınız. Eğitilmezlerse onlar da çocuklarını okula devam ettirmeyenler grubuna dahil olacaklar. Bunlar sonra dini vecibe gereği kazanılmış haklarından feragat edip örtünmek de isteyeceklerdir. Özgürlüklerinin kısıtlanmasını isteme özgürlüklerini (!) kullanmak isteyeceklerdir inanın. Siz şimdi diyeceksiniz ki kızlar üniversitede türban takmak istiyorlar yani eğitimliler istiyor haklarından feragat etmeyi. Eminim dersiniz hatta demişsinizdir bile. Siz hiç Sazan gibi atlamak deyimini duydunuz mu? Ben üniversiteye türbanla girmek isteyen aşırı makyajlı, pardesü içinde seksi giyimli, erkek arkadaşı ile el ele kol kola ve dudak dudağa kızların başka bir bilinçle donatıldıklarını düşünüyorum. Siz buna ne dersiniz?
Evet bu hafta işiniz şu; coğrafi koşullar, ekonomik koşullar, toplumsal yanlış değerler ve inançlar nedeniyle okula devam ettirilmeyen çocukların eğitim haklarından faydalandırılmaları için yaygın eğitimi ücretsiz yapacaksınız ve yaygın eğitimin gerçekten yaygınlaşması için duyuracak, teşvik edecek, özendireceksiniz. Unutmayın herkesin evinde televizyon yani eğitim aracı var. Bu şekilde eğitime kavuşan çocuklara öncelikle haklarını sonra sorumluluklarını öğreteceksiniz ki bir nesil sonra geleceğimizi kurtaralım ve bu çocuklar, çocuklarını okula yollamayan ebeveyn grubunu devam ettirmesinler. Urgan ayaklarının dibine bırakılınca polise ya da jandarmaya sığınmayı bilsinler, intihar etmesinler.
Ya da kısır döngüyü durdurmak için yarın sabahtan itibaren coğrafi koşulları, ekonomik koşulları iyileştirecek, toplumdaki yanlış değerleri sileceksiniz ki çocuklar Birleşmiş Milletler’in Çocuk Haklarına Dair Sözleşmesinden kaynaklanan eğitim haklarından faydalanabilsinler.
Hangisi kolayınıza geliyorsa. İş Sizin, her türlü yetki elinizde, icraatinizi bekliyorum. Hesap sorduğumda “Sen sus” derseniz fena bozulur hesap sorarım demokratik ortamda.
Yorumlar